Baykar Teknoloji Genel Müdürü Haluk Bayraktar, “Kılıçdaroğlu’nun babamla diyaloğu vardı. Biz ona anlattık. Türkiye’de kimse bizi bilmezken İsrail’in en büyük şirketi ‘sizinle çalışmak istiyoruz’ demişti. Bu işin önemini de anlattık. Kendisi bize ‘Bu iş siyaset üstü, sahip çıkmamız lazım’ dedi.
Habertürk’ten Mehmet Akif Ersoy ve Güntay Şimşek’in sorularını yanıtlayan Baykar Teknoloji Genel Müdürü Haluk Bayraktar’dan açıklamalar…
“TEKNOFEST milli teknoloji hamlesi vizyonu kapsamında toplumumuzu 7’den 70’e buluştırmak için yaptığımız bir organizasyon. İlk 2018’de yapmıştık TEKNOFEST’i. Şu an 6. TEKNOFEST’i gerçekleştiriyoruz. Bir de Bakü’de yapmıştık Mayıs ayında. Anadolu’da muazzam ilgi var. Bütün şehirler kendi şehirlerinde yapılmasını istiyor. Şimdi İstanbul’u yapıyoruz. Ağustos ayında da Ankara’da yapacağız. Bizim TEKNOFEST için seçime endeksli diye bir tarih ayarlaması diye bir şeyimiz sözkonusu değil. Geçen sene ilan ettik. Cumhuriyetimizin 100. yılında 3 TEKNOFEST yapmaya karar verdik. TEKNOFEST dünyanın açık ara en büyük havacılık festivali” diyen Haluk Bayraktar’ın konuşmalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
“Burada 41 Tane teknoloji yarışması var”
Bu milletin evlatlarının hayallerinin tetiklendiği, yarışmaların olduğu çok farklı bir organizasyon. Burada yer alan 102 paydaş kurum var. Baykar, ROKETSAN, HAVELSAN, TÜBİKAT, MKE gibi kuruluşlar var. Bunların hiçbiri burada geliştirdiği teknoloji ve ürünü pazarlamak için değil; toplumla buluşturmak için yapıyor. Buraya 100 binler geldi. İnsanımız inanılmaz teveccüh gösteriyor. 10 yaşında bir çocuk geliyor. Onun uçağa dokunması, hayallerini tetiklemesiyle müthiş bir sinerji oluşturuyor. Mühendisler de o teveccühü görünce mutluluk duyuyor. Öte yanda burada 41 tane teknoloji yarışması var. Gençler lise, üniversite çağında robotlar yapıyor. Müthiş bir tecrübe oluşuyor.
“Bunlar ülkeyi güçlü kılıyor”
Şu anda 1 milyon yarışmacı 330 bin takım başvurdu. 20 binden 1 milyona. 5 yılda 50 kat artmış. Ne kadar büyük dinamizm ve potansiyel olduğunu görüyoruz. Bu büyük bir gurur ve heyecan. Bunlar ülkemizin geleceği adına çok önemli bir kazanımdır. Savunma sanayinde son 20 yılda çok önemli kazanımlar var. Bu ülkeyi güçlü kılan kazanımlar. 3 gün boyunca bu coşku devam edecek.
“Dünyada yapabilecek başka bir ülke yok”
TEKNOFEST’le birlikte dinamizm oluşuyor. Buraya ilk ürünler prototip olarak geliyor. 2019’da Akınca daha hiç uçmamıştı, burada sergilemiştik. Kızılelma Cumhuriyetimizin 100. yılı münasebetiyle Ağustos 2022’de TEKNOFEST Karadeniz’de halkımızla buluşturmuştuk. Şimdi burada halkımızın huzurunda dünyada ilk defa kol uçuşuyla halkımızın huzurunda uçuyor. Bunu dünyada başka yapabilcek potansiyelde bir ülke yok şu anda.
“Milletimiz için yapılan organizasyon”
Bizim TEKNOFEST sadece Baykar’ın değil 102 paydaş kuruluş var. Burada herkes, onbinlerce gönüllü, üniversiteli gönüllülerimiz var, akademisyenler, müthiş bir emek var burada. Dünyanın açık ara en büyük festivali. 1 milyon gencimiz yarışmalara katılmış. 1 yıl boyunca hazırlanılmış. Bu hazırlık yapılırken süreçlerden geçilmiş. Burası ticari bir organizasyon değil. Halk, millet, gelecek, bağımsızlığımız için yapılan bir organizasyon. Özellikle Türkiye’nin son 20 yılda ortaya koyduğu savunma sanayinde muazzam başarılar var. Bu sadece SİHA ve İHA’larla sınırlı değil.
“Türkiye, İsrail’den Heron alıyordu”
Türkiye yurt dışından teknolojiyi tedarik ederken kimse bir şey demiyordu. İsrail’den Heron alıyordu Türkiye. Bunu sorgulayan, eleştiren herhangi bir siyasetçi gördünüz mü? Amerika’dan bir İHA tedarik edilmeye çalışıldı 2009 yılında. Peki niye biz böylesine önemli milli başarılar elde ediyoruz? Ne zamanki bu başarılar Türkiye’yi sahada güçlü kılıyor, terörle mücadelede müthiş bir başarıya imza atmasına sağlıyor. Böyle olduğu halde niye eleştiriler duymaya başlıyoruz? Bunun takdir edilmesi gerekmez mi?
“Hedef gösterildim, siyaset mi yapıyorum”
10 yıl önceye gidin. Her gün kalleşçe şehit haberleri duyuyorduk. Ne zaman ki Türkiye terörle mücadelede başarıya ulaştı ilk tepki CHP’li milletvekili Sezgin Tanrıkulu’ndan geldi. SİHA’ları Türk askeri bu ülkenin vatandaşlarının güvenliği için kullanıyor? Niye milli olduğu için rahatsızlık duyuyorsunuz? Tanrıkulu böyle derken, bu konu sayın Kılıçdaroğlu’na soruluyor. Herhangi bir cevap vermiyor. Şu an Sezgin Tanrıkulu Diyarbakır’dan liste başı milletvekili adayı. Hedef gösterilirken, JİTEM denirken siyaset yapılmıyor, ben konuşurken mi siyaset yapıyorum?
“Amerikalılara tahsis edeceğiz ne demek?”
Babamın bize vasiyeti var; hiç kimseden maddi destek almayacaksınız, bütün masrafları biz karşılayacağız, diye. O günden beri bu vakıf hiçbir destek, hibe almadı. Biz büyükşehir belediye seçimlerinden önce maalesef vakfımız iftira kampanyasına maruz kalıyor. Veli Ağababa, büyükşehir belediyesinden 41 trilyon yardım aldı diyor. Biz maddi katkı sunuyoruz, gönüllülerimizi seferber ediyoruz, belediyelerin mekânlarına sadece öğretmenlerimizi gönderiyoruz. Çağrı yaptık, açıklayın, en ufak tek kuruş destek aldık mu? Ağababa şu anda Malatya’dan liste başı Milletvekili adayı. En son sayın Kılılçdaroğlu, TEKNOFEST’in ilk gününde tebrik ederim demek yerine ‘Biz Atatürk havalimanı Amerikalı şirkete tahsis edeceğiz, onlarla yapacağız’ ne demek?
“Nuri Demirağ öyle bir engelleniyor ki?”
Sayın Cumhurbaşkanımız ‘Ben Atatürk Havalimanı’nı bir tane Türk şirketine tahsis ettim, o kullanacak’ dese ne derler? Bir şirkete peşkeş çekiyor derler. Nuri Demirağ bu ülkenin ilk özel sektör girişimcisi. Gök Okulu’nu burada kuruyor. 1935-45 yılları arasında uçaklar yapıyor. Ama öyle bir engelleniyor ki, yaptığı uçaklardan bir tanesi bile müzelerimizde örneği dahi yok. Sadece kullanılan aliminyum borular oyuncak müzesinde sergileniyor. Vecihi Hürkuş var. Zayir Zümre, Nuri Killigil vardı. Nice girişimler var ki, muazzam atılımlar yapılmış. Ama üstü öyle örtülmüş ki, acentacılığa bırakılmış.
“Milli teknolojiye iftira atanlar yükseliyor”
Sayın Kılıçdaroğlu 2012 yılında Baykar’ı ziyaret etti. Kendisine vizyonu anlattık. Türkiye’nin geleceği açısından ne kadar önemli olduğunu anlattık. Önemli olan bu işlere sahip çıkmak. Biz işimizi en iyi şekilde yapmaya çalışıyoruz. Ülkemizi bu konuda dünyada lider haline getirmişiz. Bu ülkenin bir başarısı ve kazanımı. Bizi iftira atan adamlar yükseliyor. Madem bize değer veriliyor, niye bize iftira atarak yükseliyor insanlar? Milli teknolojisine iftira atanlar yükseliyor! Niye? Ben bunu söyleyince siyaset mi oluyor?
“Aslolan milli teknoloji hamlesine sahip çıkmak”
Böylesine bir organizasyonun ilk gün açılış gününde kutlamak yerine ‘Ben burayı Amerikalı şirkete tahsis edeceğim’ ifadesine ben Haluk Bayraktar olarak karşı çıkmazsam, yarın öbür gün milli şirketlere kayyum atanmasına sebep olmuşum demektir. Sayın Kılıçdaroğlu sağolsun, zamanında bizi ziyaret etti. Aslolan milli teknoloji hamlesine sahip çıkmaktır. Bunu mertçe ifade etmektir. Baykar’la ilgili ‘Türkiye için büyük bir risk’ diyor. Neden? ‘Fabrikayı yarın Katarlılara, Amerikalılara sattı, olmaz’ diyor. İster kamu olsun ister özel sektör olsun savunma sanayinde teknoloji üreten firmalar tamamıyla devlet kontrolüne tabi.
“Bunu anayasa mahkemesine kim götürdü?”
Bizim hedefimiz Türkiye savunma sektöründe derinlemesine eko sistem oluşturmak için bir sanayi kümelenmesi. Baykar’ın satılma riski var mı? Bütün sektörlerde ülkemizde kritik işler yapan firmaların yurt dışına satılmasının devlet kontrolünde olması lazım. Firmaların yurt dışına hisse devriyle ilgili bir kararname çıkarıldı. Bunu Anayasa Mahkemesi’ne kim götürdü? Aynı CHP yaptı. Bir yandan Baykar’ı Amerikalılara, Katar’a satma riski var diyeceksiniz. Biz bu işleri ticaret için, geliri maksimize etmek için yapmıyoruz. Ne dün ne de bugün ne de yarın Baykar’ın farklı bir ülkeye satışı diye bir durum sözkonusu olmaza. Böyle bir şey yok iken niye böyle bir durum ortaya atılıyor?
“İftiraya cevap vermek neden siyaset oluyor?”
Baykar 20 yıl önce 5 kişilik ekiple başlayan, 5 kiloluk uçakla uğraşıyordu. Yıllarını terörle mücadele bölgesinde geçirmiş ekibimiz var. Dünyanın en büyük ihracatçısı olmuşuz. İngiliz Genelkurmay Başkanı’ndan Malezya Cumhurbaşkanına kadar firmamızı ziyaret ediyor, takdir ediyor. Kızılelma, Akıncı uçuyor. Niye takdir edilmiyor? Bir Yunan Başpiskoposu bir de bu anlayıştaki zihniyet takdir etmiyor. Niye? Bu iftiraya cevap vermek siyaset mi oluyor?
“Siyaset üstüyse herkes sahip çıksın bu işe”
Özdemir Bayraktar adına on binlerce çocuğumuzun bütün masraflarını karşılayıp, gezdiriyoruz. Atatürk Havalimanı en büyük girişim merkezi olacağı hükümet tarafından açıklandı. Ben bundan mutlu olurum. Burada devamlı havacılık faaliyeti zaten yapılamaz. İsterim ki burası bir an önce girişim merkezi olarak kazandırılsın. İstiyorum ki, madem siyaset üstüyse mertçe herkes sahip çıksın bu işe. Ukrayna’da kızlar saçlarını kesip sattı. Libya geldi destek istedi, ülke olarak destek verildi. Afrika’da birçok ülke parçalanmaktan kurtarıldı.
“CIA ile çalışan şirkete teslim ediyorum ne demek?”
Bu işlerin kesintiye uğramasıyla benim derdim yok. Bizim bu ülkenin milli teknoloji hamlesini geliştirme gibi derdimiz var. Bu işe sahip çıkacak olan milletimizdir. Bir ülkenin vatandaşı olarak siyasetçilerimizden amasız, fakatsız sahip çıkmaları. Algıya kurban edilmemeli. 10 bin tane şirket varken, TEKNOFEST’i kutlamak varken. Amerikalı şirketin sahibi Türk olabilir. CIA ile direk çalışan bir şirkete burayı teslim ediyorum ne demek? Amerikan şirketi, Amerikan kurallarına bağlı. Burada 10 bin tane şirket varken buraya bakmadan Amerikan şirketine dönmek ne demek? Direk CIA ile çalışan bir şirket.
“Milletimizin sahip çıkmasıyla bu işler ilerleyecek”
Biz Avrupa ülkelerine, NATO ülkelerine SİHA ihraç ediyoruz. Türkiye ihracatının yüzde 30’unu Baykar yapıyor. Yüzde 99 ihracat odaklı bir firma. Niye bizim milli kazanımlarımız polemik oluyor. Buna kimin hakkı var? 3500 kişi çalışıyor firmamızda. 1000 tane tedarikçimiz var. Bizi güçlü kılan teknolojiler geliştiriyor? Ortada hiçbir şey yok iken firmaları yurt dışına satılabilir deniyor. Milyonlarca insan bu işe sahip çıkıyor. Halkımızın sahip çıkmasıyla bu işler ileriye gidecek.
“Bu işler için yerli ve milli irade lazım”
Bayraktar TB2, pratik, teknolojik olarak kendini ispatlamış. Birçok ülkenin kendini korumasında, özellikle mazlum coğrafyalarda görev almış. Bayraktar Akıncı 2 yıldır uçan bir sistem. 5 ülkeyle ihracat anlaşması yapıldı. Bunu ülke liderleri görüyor, kendileri bizzat geliyorlar. Kızılelma prototip halinde uçuş yapıyor. Seneye hedefleniyor. Türkiye’de ROKETSAN, TÜBİTAK, ASELSAN, MKE gibi kurumlarımızda çok önemli akıllı mühimmatlar geliştiriliyor. Seyir füzeleri, süpersonik güdümlü roketler geliştiriliyor. Bayraktar Kızılelma, Aksungur’a entegre ediliyor. Bu işler için yerliden, milliden yana tercih koyacak irade lazım.
“Türkiye bu ürünlerle dünyada var olacak”
Türkiye bu alanda teknolojik bilgi birikimine sahip. Bugün ilk defa mini seyir füzesini sergiliyoruz. Turbo jet motorundan yapay zekasına kadar milli seyir füzesi. Türkiye Azerbaycan SİHA’a verdi, kamera konusunda Kanada tarafından ambargo uygulandı. Şu anda ASELSAN’ın geliştirdiği kamerayı onlarca ülkeye ihraç eder hale geldik. 17 firma 3 bin firma olur, böyle büyürsünüz. İharcatınız 4. 4 milyar dolar ihracat yaptı Türkiye. 20 yılda 25 katına çıkmış. Türkiye petrol zengini değil. En büyük gücü bu teknolojilerle dünyada var olacak, ekonomisini güçlendirecek.
“Ülkemizi dünyanın en üst ligine çıkardık”
20 yıl önce 2 teknopark vardı şimdi 98 teknopark var. Bu potansiyeli gerçeğe dönüştürürsek bu ülkenin güçlü geleceğine sahip olabiliriz. Biz Baykar olarak 1 ürün yapıyoruz. İnsansız hava aracı teknolojisi bu. Biz o kulvarda ülkemizi dünyanın en üst sırasına çıkardık şu anda. T3 Vakfı olarak biz binlerce öğrenciye burs veriyoruz. Dene Yap teknoloji atölyeleri kuruyoruz. Proje takımları yapıp, TEKNOFEST’e katılıyorlar. Bunlar bizi geleceğe hazırlayacak. Akıncı şu anda 1,5 ton faydalı yük taşıyor. Türkiye’nin geliştirdiği akıllı mühimmatları oluşturuyor. 1 sene sonra Türkiye’nin ilk aktif radarını taşıyacak. Ondan sonraki sene Türkiye’nin geliştirdiği milli hava füzesi. 20 yıllık önümüzde yol haritası var. Bu ürünler sahadan alınan geri beslemeyle gelişecek. Kızılelma’da Ukrayna motorunu kullanıyoruz. Motorda yerlileşme adımları atılacak belki. Şimdiki hedefimiz uzay.
“Milletimiz ne istiyorsa onu yapacağız”
Baykar kurulduğu yıldan bu yana ne devletten ne özel sektörden 1 kuruş kredi almamış firma. Bu milleti Amerika’dan İsrail’den aldığımız uçaklarla mı motive edeceğiz? Her zaman engelleme riski vardır. Bir işi yapmak için onu destekleyen bütün faktörlerin bir arada olması lazım. Uçağı yaparsanız bir tane plastik takoz uçmanızı engeller. Mertçe, samimi şekilde bu işlere sahip çıkılmadığı zaman, bunu toplumumuza ifade edeceğiz ki halkımız sahip çıkacak. Milletimiz ne derse odur. Baykar 1986 yılında 1 tane matkapla kuruldu. Tekrardan ona dönmemiz gerekirse döneriz. Milletimiz ne istiyorsa biz onu yapacağız. Biz bu işlerin ne kadar kolay engellendiğin de farkındayız. Böyle sinerji oluşturarak herkesin sahip çıkmasını sağlamış oluyoruz. Hiçbir kesintiye uğramasın ve bu kazanımlar kaybedilmesin.
“Burada belki bir takım çıkacak BAYKAR’ı geçecek”
Daha Türkiye’nin yapacağı çok iş var. Türkiye çip alanında yatırımlar yapılan ülke. Herşey adım adım oluyor. Ekleye ekleye oluyor. Bizim yaş ortalamamız Baykar’da 28. Bu insanlar Kızılelma gibi dünyada örneği olmayan bir teknolojiyi geliştirdi. Bu insanlar 10 sene neler yapacak hayal edin. Bu alanlara girdiğiniz zaman, ARGE yaptığınız zaman büyüyorsunuz. Bu dinamizmi, potansiyeli ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. TEKNOFEST’te onlarca takım çıkacak. Burada belki Baykar’ın çok daha ilerisinde takım çıkacak. Biz o bir tane takımın peşindeyiz.
“TEKNOFEST herkese açık, milletin festivali burası”
Belediye başkanlarına davetiye gönderiliyor. Milletvekillerine gönderiliyor. TEKNOFEST zaten herkese açık zaten. Sayın Kılıçdaroğlu Samsun’a TEKNOFEST’e 15 dakika ziyarete geldi. Milyonlar geliyor buraya. Böyle bir şeyin siyaseti sözkonusu olamaz. Milletimizin festivali burası. Dünyanın 60 ülkesinden buraya katılım var. Herkese açık burası. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanına gönderildi davetiye mesela. Bu tarz işler her zaman siyaset üstü. Hedefimiz milli teknoloji hamlesini gerçekleştirmek. Türkiye açıkçası bir yol ayrımında. Bu yol meşakkatli bir yol. Siz TEKNOFEST’te orta okuldan, liseden alıp yetiştireceksiniz. ARGE meşakkatli bir iş. Öbür yol da daha önce olduğu gibi Türkiye acentacılığa, montaj sanayine terk edildi. Hazırcı yol daha rahat. Gelirler buraya yatırım yaparlar, size az bir katma değer bırakırlar. Çıkarlarına uymayınca terk ederler. Dolayısıyla milletimiz bu tercihi yapacak
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.