Bir hedefe ulaşmak için sahip olunması gereken en önemli kişisel özelliklerden biri öz disiplindir. Dış faktörlerden bağımsız hareket ederek, adeta hedefine kilitlenmiş bir sistem gibi çalışan bireyler için başarıya ulaşmanın en önemli anahtarı yine öz disiplindir. Günümüzde başarı genellikle yetenek ve şansla ilişkilendirilen bir kavram olmasına rağmen başarının sürdürülebilir olmasını sağlayan, ardında yatan gizli formül de öz disiplindir.
Öz disipline sahip insanlar yüksek motivasyonla hareket ederler, kısa vadeli yaklaşımlar yerine planlı, yapılandırılmış, uzun vadeli hedeflere odaklanarak ve dış dünyanın negatif etkilerinden arınarak ilerlerler. Hayranlık uyandırabilecek kadar odaklı davranabilen bu insanların içsel motivasyonları her zaman yüksektir ve olumlu yöndedir. Yapamadıklarına odaklanmak yerine, neyi nasıl yapabileceklerini düşünürler. Bahanelere sığınmaz, ertelemeden, kararlı bir şekilde hareket ederler. Suçlu aramak yerine çözüm üretmeye odaklanan tutum sahibi bireyler; öz disiplini yüksek insanların en belirgin ortak özellikleri arasındadır.
Fıtrat gereği insanlar kendilerini zorlayacak durumlarda kalmaktansa daha rahat bir hayat yaşamayı tercih ederler. Genellikle zorluklarla karşılaşan insanlar ya erteleme ya da kaçınma yolunu tercih ederler. Öz disiplini yüksek kişiler ise genelde zorluklara meydan okuma konusunda daha rahat ve davetkâr davranırlar. Öz disiplini yüksek kişiler, değişime daha açıktır. Pek çok insanın zorlandığı; sabah erken kalkmak, diyet yapmak, düzenli sporu hayatın bir parçası hâline getirmek gibi rutinler, onlar için zamanla sıradanlaşır. Bunu gerçekleştirebilmek içinse, bireyler yüksek bir irade ve kişisel disiplin sergilerler.
Bazı insanların yaradılış gereği diğerlerine göre öz disiplini daha yüksektir. Peki, bunu eksiklik olarak gören kişilerin kendilerini geliştirebilmeleri mümkün müdür? Ve nasıl daha yüksek öz disipline sahip bir bireye dönüşebilirler? Bu dönüşümü sağlayacak sihirli bir değnek olmasa da uygulanabilecek bazı teknikler ile daha farklı bir “biz” oluşturabilme şansımız her zaman var.
Öz disiplinini geliştirmek isteyen kişiler, öncelikle daha küçük ve ulaşılabilir hedefler belirleyerek ilerleme yolunu benimseyebilirler. Tutarlı olmak ve hedefe ulaşmak için sürdürülebilir alışkanlıklar geliştirmek, gelişim ve değişim için atılacak ilk adımlar arasında yer alır.
Kişisel ve içsel motivasyonu her zaman yüksek tutmak ve bireyin kendine yönelik telkinlerde bulunması da tabiri caizse raydan çıkmadan ilerlemek için son derece faydalıdır. “Daha önce yaptım yine yaparım”, “Başkaları yapıyorsa ben de yaparım”, “Ben bu iş için en doğru insanım” gibi yaklaşımlarla olumsuzu olumluya çevirmek bizi hedefe ulaştırma yolunda ayakta ve dinç tutar. Böylece orta ve uzun vadede istediğimiz kazanımları elde etmeye çok daha yakın oluruz.
Tıpkı hayat gibi, öz disiplin de inişli çıkışlı bir seyir izleyebilir. Motivasyonun düştüğü anlarda, geçmişte elde ettiğimiz başarıları hatırlamak, kendimizi oyuna döndürecek motivasyon unsurlarını devreye sokmak ve olumsuzu akla getirmek yerine olumlu düşünceleri tetiklemek büyük fark oluşturur. “Ben bunu yapamam” demek yerine, “Bunu nasıl yapabilirim?” şeklinde düşünmek, kişinin zaman içinde içsel direncini artırır ve zorluklarla daha sağlıklı baş etmesini sağlar.
Öz disiplini güçlü olan bireyler, hayatlarını bilinçli bir şekilde yönlendirirler. Hedefleri doğrultusunda istikrarlı adımlar atarak, zamanlarını daha verimli kullanırlar. En önemlisi ise, kısa vadeli zorluklara rağmen büyük resme odaklanmayı başararak, hayatta gerçekten istedikleri noktalara ulaşırlar. Öz disiplin, sabır ve kararlılıkla beslenir; emek verildiğinde, karşılığını mutlaka gösterir.
Herkesin zorlandığı, motivasyonunu kaybettiği ya da yönünü bulamadığı zamanlar olur. Bu, gayet insani bir durumdur. Ancak öz disiplin, işte tam da bu anlarda elimizden tutan, bize yeniden başlama cesareti veren içsel bir güçtür. Kendimize verdiğimiz sözleri tutabildiğimizde, her yeni gün bir öncekinden daha anlamlı hâle gelir. Küçük adımlar zamanla büyük değişimlere dönüşür ve en sonunda, hayalini kurduğumuz yaşam, tam karşımızda durur. Yeter ki pes etmeyip, kendimize inanmaktan hiç vazgeçmeyelim.
Yazarın Diğer Yazıları
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.