Avustralya Federal Mahkemesi, Covid-19 döneminde 1.800’den fazla yer hizmetleri çalışanını yasa dışı işten çıkaran Qantas’a 90 milyon Avustralya doları ceza kesti.
Avustralya Federal Mahkemesi, Covid-19 pandemisi sırasında 1.800’den fazla yer hizmetleri çalışanını yasa dışı şekilde işten çıkardığı gerekçesiyle Qantas’a 90 milyon Avustralya doları (58,6 milyon ABD doları) para cezası verdi.
Mahkeme, “spesifik caydırıcılığın son derece önemli” olduğuna dikkat çekerek işten çıkarmaların “ölçeği ve çalışanlar üzerindeki etkisi” nedeniyle cezanın ağırlaştırıldığını belirtti. Kararda, verilen cezanın 121 milyon Avustralya doları tutarındaki azami cezaya da “yakınlık göstermesi gerektiği” vurgulandı. Yargıç Michael Lee, “Ceza, asla iş yapmanın bir maliyeti gibi algılanmamalıdır” dedi.
50 milyon doları davayı açan sendikaya ödenecek
Mahkeme, toplam cezanın 50 milyon Avustralya dolarının, davayı ilk açan Taşımacılık İşçileri Sendikası’na (TWU) ödenmesine hükmetti. Kalan 40 milyonun nasıl dağıtılacağı ise ayrı bir duruşmada belirlenecek.
Karar, Qantas ile TWU’nun işten çıkarılan çalışanlar için birkaç ay önce vardığı 120 milyon Avustralya dolarlık uzlaşmanın ardından geldi.
Qantas, 2020’de pandemi nedeniyle havacılık sektörünün durma noktasına geldiği dönemde, 10 havalimanındaki yer hizmetleri operasyonlarını taşeron firmalara devretmişti. Daha sonra yasa dışı olduğu tespit edilen 1.820 çalışanın işten çıkarılması, pandemi sürecinde ve sonrasında havayolunu sarsan en büyük krizlerden biri olmuş, 2023’te dönemin CEO’su Alan Joyce’un istifasıyla sonuçlanmıştı.
Mahkeme kararına ilişkin açıklama yapan Qantas, ödemelerin mahkeme kararına uygun şekilde yapılacağını duyurdu.
“Kaybettiğimiz güveni geri kazanmak için çalışıyoruz.”
Şirketin CEO’su Vanessa Hudson, “Beş yıl önce, özellikle de böylesine belirsiz bir dönemde alınan taşeronlaşma kararı, birçok eski çalışanımız ve aileleri için gerçek sıkıntılara yol açtı. Bu etki sadece işini kaybedenlerle sınırlı kalmadı, tüm iş gücümüz tarafından hissedildi” dedi.
Hudson, son 18 ayda şirketin işleyişinde değişiklikler yapıldığını ve çalışanlarla müşterilerle güveni yeniden inşa etmenin öncelikli hedefleri olduğunu belirterek, “Kaybettiğimiz güveni geri kazanmak için çalışmak en yüksek önceliğimiz olmaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Yargıç özrü yetersiz buldu
Yargıç Lee ise karar gerekçesinde, şirketin gerçekten pişman olup olmadığı konusunda “tereddüt” yaşadığını belirtti. Hudson’ın, taşeronlaşma kararının alındığı dönemde Qantas’ın finans direktörü olduğunu ancak duruşmaya katılmadığını vurgulayan Lee, sadece şirketin yayımladığı basın açıklamalarıyla özür dilemesini yetersiz buldu.
Lee, “Bu davanın ortaya çıkardığı kültürel sorunların boyutu dikkate alındığında, üst yönetimden birinin sürecin nasıl yanlış yürütüldüğünü, hangi derslerin çıkarıldığını ve nelerin değiştiğini mahkemeye bizzat anlatması halinde samimi bir pişmanlığa çok daha fazla ikna olurdum” ifadelerine yer verdi.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.