EASA’nin ilk Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF) Raporu’na göre, Avrupa’da SAF kullanımı 2024’te toplam havacılık yakıtının yüzde 0,6’sına ulaştı. Hammaddelerin yüzde 69’u kıta dışından tedarik edildi. En büyük tedarikçi ülke yüzde 38 ile Çin.
Avrupa Birliği Havacılık Emniyeti Ajansı (EASA), Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı’nın (SAF) Avrupa Birliği (AB) genelinde nasıl tedarik edildiğine, satın alındığına ve kullanıldığına dair ilk resmi ortaya koyan ilk ReFuelEU Havacılık Yıllık Teknik Raporu’nu yayınladı.
Rapor, 2024 yılı itibarıyla AB havalimanlarında kullanılan toplam yakıtın %0,6’sının SAF olduğunu ortaya koydu. Bu oran, yaklaşık 193 kiloton SAF kullanımına denk geliyor ve 714 kiloton CO₂ emisyonunun önlenmesini sağladı. EASA’ya göre bu miktar, Madrid–Paris arasında yapılan yaklaşık 10 bin uçuşun karbon salımına eşdeğer.
Hedef 2025’te SAF kullanımını yüzde 2’ye çıkarmak
Avrupa’da 2025 yılı hedefi olarak SAF kullanım oranının yüzde 2’ye çıkarılması belirlendi. 2030 hedefinin ise AB genelinde yüzde 6 zorunlu karışım oranına ulaşmak olarak açıklandı.
“Gelecekteki sürdürülebilirlik çabalarımız için önemli bir ölçüt oluşturuyor”
EASA Güvenlik Yönetimi, Strateji ve Küresel Erişim Direktörü Maria Rueda, raporun önemine şu sözlerle dikkat çekti:
“Bu ilk yıllık teknik rapor, AB’nin sürdürülebilir havacılıkta önemli adımlar attığını gösteriyor. Artık işler bir raporlama sistemi var, ilk uyumluluk seviyeleri güçlü ve SAF teslimatı birden fazla üye devlette gerçekleşiyor. Bu rapor, gelecekteki sürdürülebilirlik çabalarımız için önemli bir ölçüt oluşturuyor.”
Temel bulgular neler?
Üretim kapasitesi ve hedefler: AB, mevcut projeksiyonlara göre 2030 yılına kadar %6’lık SAF karışım hedefine ulaşma yolunda. Ancak, sentetik yakıtların 2024 karışımında yer almaması, bu teknolojinin hâlen erken aşamada olduğunu gösteriyor.
Fiyat farkı dikkat çekici: 2024’te SAF’ın ortalama fiyatı 2.085 €/ton, geleneksel jet yakıtının ise 734 €/ton olarak raporlandı. Bu da sürdürülebilir yakıtların maliyet açısından hâlâ önemli bir dezavantaja sahip olduğunu gösteriyor.
Coğrafi dağılım: 25 yakıt tedarikçisi, 12 AB üyesi ülkedeki 33 havalimanına SAF sağladı. Ancak arzın yüzde 99’u yalnızca 5 ülkede yoğunlaştı: Fransa, Hollanda, İspanya, İsveç ve Almanya.
SAF kaynakları: SAF üretiminin yüzde 81’i kullanılmış yemeklik yağlardan, yüzde 17’si atık hayvansal yağlardan elde edildi.
Hammaddelerin yüzde 69’u AB dışından geldi: Çin (%38), Malezya (%12), Finlandiya (%10). Finlandiya AB içindeki en büyük katkı sağlayıcısı olarak kaydedildi.
Değerlendirme: Avrupa için kritik bir başlangıç
EASA’nın raporu, Avrupa’nın net sıfır havacılık hedefleri açısından önemli bir kilometre taşı olarak görülüyor. Henüz düşük olan SAF oranı, üretim ve tedarik zincirinin geliştirilmesi için büyük bir fırsat alanı sunuyor.
Özellikle yerli üretimin artırılması, maliyetlerin düşürülmesi ve sentetik yakıt teknolojilerinin olgunlaştırılması geleceğin öncelikli gündem maddeleri arasında yer alıyor.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.