Devamlı olarak canlıların yolculuklarından, yaşayan insanların nasıl daha iyi seyahat edeceklerinden bahsettik. Peki bir vesileyle dünyanın herhangi bir yerinde yaşamını kaybedenler nasıl seyahat eder? Hayatla irtibatı kesilen insanların cenazesi taşınırken neler ön plana çıkar? Aileleri, yakınları, vatandaşı olduğu ülke yetkilileri nasıl bir sorumlulukla karşılaşır? Cenaze taşıma işinde sorumluluk üstlenen şirket ve şahıslar nasıl bir tabloyla karşılaşır? Evet pek sevimsiz gibi görünse de hayatın bir gerçeği olan, her nefsin tatmak zorunda olduğu ölümü ve seyahat etmek zorunda kalan cenazelerin yolculuğunu araştırdım.
Havayollarında cenazelerin nakilleri, kabul ve transferi işlemleriyle kargo bölümleri ilgilenir. Bu sebeple cenazelerin yolculuk ettikleri bölümlerde farklıdır. Göz önünde olmazlar. Ancak cenazesi olanlar benzer noktalarda buluşu, acılarını veya hikâyelerini paylaşırlar. Dünya genelinde günümüz itibarıyla yılda 4 milyardan fazla insan seyahat ediyor. Maalesef her insan da gittiği koltukta dönemeyebiliyor. Bu durumlarda seyahat yeri değişiyor. Koltukların altındaki uçağın kargo bölümü devreye giriyor.
Hafta içi İstanbul’da ölü bulunan eski İngiliz ajan James Gustaf Edward Le Mesurier’in cenazesi ülkesine Türk Hava Yolları’nın tarifeli Londra uçağıyla gönderildi. Ancak bu tarz işlemler sanıldığı kadar kolay olmuyor. THY’nin gergin İstanbul’da ortalama 50-60 cenaze taşıma işlemi yaptığı dikkate alınırsa dünyanın çeşitli yerlerinden yapılan bu transfer işleminin zorluğu daha iyi anlaşılacaktır. Cenazenin nasıl gideceği, uçağa yüklemenin kuralları var. Hangi belgeler gerekli, cenaze yakınları aynı uçakta uçmak isterse şirketler bir kolaylık sağlıyor mu? İç ve dış hat uçuşlarında nasıl bir yol izleniyor?
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.