Havayolları, havalimanları yolcuların güvenini tazelemek için çalışmalarını hızlandırdılar. Ev, havalimanı ve uçak arasındaki salgın önlemli zincirin korunması ve hijyen içeren uygulamalar tartışılıyor. Havayolları ve havalimanları bu uygulamalarla yolcuların güvende olduklarını ve gerekli önlemleri aldıklarına dikkat çekiyorlar. Fakat koronavirüs salgınıyla yolcuların da havayoluyla seyahate bakışları epeyce değişti. Birçok hususta endişeleri var. Bu defa yolcu tarafındaki duruma bir göz atalım, bakalım yolcular bu durumla ilgili neler düşünüyorlar? Seyahat etmekten korkuyorlar mı? Havalimanları ve havayollarına güveniyorlar mı?
Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği(IATA) yapmış olduğu çalışmalar neticesinde 2019’un sonlarındaki eskiye dönüşün ancak 2023’te olabileceğini öngörmüştü. Bu konuyla ilgili her örgütün, her havayolu ve havalimanı yöneticisinin farklı bir öngörüsü var. Ancak öngörüler yolcuların uçuşlara ne zaman adapte olacağını, korkularını ne zaman yeneceğini gösterir nitelikte değil. Geçen hafta görüştüğüm Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı, eskiye dönüşün 1,5-2 yıl sürebileceğini belirtti.
Daha önce bu hususları konuştuğum Pegasus Havayolları CEO’su Mehmet Nane ise 2-3 yıl olarak öngörmüştü. Tabii bunların hepsi bir tahmin. Gelecekte neler yaşayacağımızı ve havacılık sektörüne etkisini bugünden kestirmek imkansız. Mevcut şartlar üzerinden farazi bir değerlendirme yapılıyor.
İngiltere, 8 Haziran’dan itibaren ülkeye giriş yapanlara 14 gün karantina uygulayacak. Uymayanlara ise 1000 Sterlin para cezası uygulanacak. Günlük koronavirüs bilgilendirme toplantısında konuşan İngiltere İçişleri Bakanı Priti Patel, salgının yayılmasını engellemek üzere, 8 Haziran’dan itibaren İngiltere’ye giriş yapan herkesin kendilerini 14 gün izolasyona alması gerekeceğini açıkladı. İngiltere’ye seyahat edenlerin kendilerini izolasyona alacakları adresi yetkililere bildirmeleri gerekecek. TIR şoförleri, mevsimlik tarım işçileri ve salgınla ilgili sağlık çalışanları bu uygulamadan muaf tutulacak.
14 gün karantina ilk olarak Avusturya’da başlamıştı
Aslında bu gelişme ilk olarak havalimanını açan Avusturya’da ortaya çıkmıştı. Viyana Havalimanı’nda yolculara 190 Euro karşılığında test yapılma ve testi pozitif çıkanlara 14 gün karantina uygulamasının yanı sıra gittikleri adreste test sonucu belirlenene kadar dışarı çıkmama zorunluluğu getirilmişti. Bu uygulamanın ardından IATA bir bülten yayınlamış karantina kuralının yolcular üzerinde büyük bir baskı oluşturduğuna dikkat çekmişti. Hatta otorite bununla ilgili bir anket hazırlayarak karantina uygulamasının eskiye dönüşü geciktireceğine vurgu yapmıştı.
Yolcular karantinadan korkuyor
Anket sonuçlarında, yolcuların yüzde 86’sının seyahat etmekten endişeli olduğunu, bunlardan yüzde 69’unun ise 14 gün karantinaya alınmaktan korktuğu açıklanmıştı. Bu ve bunun gibi kurallar yolcunun seyahat etmesinin yani sektörün eskiye dönüşünün gecikmesine neden olacağı söylenebilir. Bu ay sonunda Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) tarafından yayınlanacak yeni kurallar merakla bekleniyor. Ancak önemli olan havacılık otoriteleri ve hükümetlerin anlaşması üzerine kurulu bir sistemin olması. Her ülke seyahatlerde kendi kurallarını uygularsa veya alınan kurallara katılım sağlamazsa havacılığın eskiye dönmesi oldukça fazla zaman alacaktır.
Bu kapsamda yapılan anketler sonucunda yolcuların en çok karantina altına alınmaktan korktukları ortaya çıktı. Ancak yolcuları tedirgin eden 3 ana husus var.
Bilet fiyatları korkutuyor!
Karantina kuralından sonra en çok merak edilen ve korkulan bilet fiyatlarının eskiye göre yükselecek olması. Havayolları ve havalimanlarının 2 ay boyunca kazanç elde edememesi ve yeni normallerin maliyetleri, bilet fiyatlarına yansıyacak. Havalimanlarında az ürün satmak zorunda kalan müesseseler fiyat artıracak, ekstra giderler çoğalacak. Yani artık uçmak hem pahalı hem de lüks bir hal alacak.
Maske takmak korkutuyor
Yolcular uzun uçuşlarda, mesela 8 saatin üzerindeki seyahat boyunca maskeyle ve suni bir ortamda geçirecekleri zaman sebebiyle tedirgin. Bu durumun hem uçuş kalitesini düşüreceği hem de uçuşun sıkıcı bir hal alacağı düşünülüyor. Sağlık açısından çok önemli olan maske takma kuralına yolcuların adapte olması zorlaşacak gibi gözüküyor.
Yoğun havalimanları korkutuyor
Yolcular geniş terminallere sahip olmayan sıkışık havalimanlarında bulunmaktan da imtina ediyorlar. Özellikle İstanbul Havalimanı gibi devasa terminallere sahip olanlar bu süreçte avantajlı olarak ön plana çıkıyor. Hatta transit seyahatlerde bu meydanlar tercih sebebi olacak gibi görünüyor. İstanbul Havalimanı gibi uçuş noktalarında, yolcuların kendini izole edeceği birçok nokta bulunuyor.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.