Hollandalı savcılar, 2014 yılında Malezya Havayollarına ait 17 sefer sayılı uçağı (MH17) düşüren füzenin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in bizzat imzaladığı kararla Ukrayna’ya girmesine izin verildiğine dair kanıtlar sunulduğunu açıkladı, ancak kanıtların kovuşturma açmak için yeterli olmadığını belirtti.
Savcılar yaptıkları açıklamada Ukrayna’daki ayrılıkçıların ekipman talebinin kabul edilebilmesi için Putin’in onayının gerekli olduğunu belirti ve buna kanıt olarak Rus yetkililer arasında 2014 yılında yapılan bir telefon görüşmesini ve ayrıca Putin ile Luhansk’a atadığı yönetici arasında askeri durum ve esir değişim konularının ele alındığı 2017 yılındaki bir görüşmeyi gösterdi.
Ancak Putin ve diğer Rus yetkililerin olaya karıştığına dair kanıtların cezai bir mahkumiyete yol açacak kadar somut olmadığını belirten savcılar soruşturmayı daha fazla kovuşturma yapmadan sona erdireceklerini ifade etti.
Lahey’de düzenlediği basın toplantısında konuşan Savcı Digna van Boetzelaer “Soruşturma artık sınırına ulaştı. Elde edilen bulgular yeni şüphelilerin yargılanması için yeterli değil.” açıklamasında bulundu.
Euronews’de yer alan habere göre, davanın uluslararası soruşturma ekibi, 17 Temmuz 2014 tarihinde Amsterdam’dan Kuala Lumpur’a seyahat ermekte olan MH17’nin Ukrayna’nın doğusu üzerinde düşürülmesinde BUK-TELAR füze sisteminin kullanıldığını açıklamıştı.Savcılar ayrıca füze sistemini Kurs’taki 53üncü tugaydan ateşleyen askerlerin kimliklerini tespit edemediklerini bildirdi.
Rusya ilgisi olduğunu reddediyor
Rusya, Mart 2014’te Kırım’ı ilhak etmiş olmasına rağmen, o dönemde Donetsk’teki çatışmalara askeri olarak müdahil olduğunu reddediyor.
Bu nedenle 298 yolcu ve mürettebatın hayatını kaybettiği sivil yolcu uçağının düşürülmesiyle herhangi bir ilgisi olmadığında ısrar eden Rusya Savunma Bakanlığı füzenin Ukrayna’ya ait olduğunu belirterek suçu Kiev yönetimine atmıştı.
Üç firariye ömür boyu hapis cezası verildi
Hollanda’da görülen davada kararı geçtiğimiz kasım ayında açıklayan mahkeme, Ukrayna’da ayrılıkçılarla birlikte çalışan iki eski Rus istihbarat görevlisi ile bir Ukraynalı ayrılıkçı lideri cinayetten suçlu bularak müebbet hapis cezasına çarptırmıştı. Gıyaben yargılanan üç kişi halen firari durumda.
Hollanda ile Rusya arasında diplomatik gerilime yol açan dava kararı üzerine Moskova mahkemenin tarafsız olmadığını savunmuş ve kararın “yetersiz ve kesin olmayan” delillere dayanarak alındığını ileri sürmüştü.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.