Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği IATA, havalimanlarındaki yer hasarlarının maliyetinin tedbirler alınmadığı takdirde 2035 yılına kadar 10 milyar dolara çıkabileceğini öngörüyor.
IATA’nın merkezi Cenevre’de düzenlenen Global Medya Day kapsamında birçok rakamsal araştırma da katılımcılara paylaşılıyor.
Bu araştırmalardan dikkat çekici olanlardan bir ise havayolu-havalimanı ortak operasyonlarındaki yer hasarlarının her yıl artarak devam etmesi olarak öne çıkıyor.
“Yer operasyonları güvenli bir şekilde sağlanmalı”
IATA yer operasyonlarıyla ilgili, “IATA’nın önde gelen önceliği yer operasyonlarının güvenli bir şekilde yürütülmesini sağlamak. Yer hizmetleri hatalarının yaralanmalar, operasyonel gecikmeler, uçak-ekipman hasarları gibi ciddi ve maliyetli sonuçlar doğuruyor. Bu yer hasarı çalışması, önleyici tedbirler alınmadığı takdirde yer hasarının yıllık maliyetinin 2035 yılına kadar iki katına çıkarak yaklaşık 10 milyar dolara ulaşabileceğini tahmin ediyoruz. Operatörlere, Geliştirilmiş Yer Hizmetleri Ekipmanına (GPS) geçiş çağrısında bulunuyoruz” dedi.
Öte yandan IATA, hava aracı sabit durduğunda meydana gelen hava aracı yer hasarlarının çoğunun, motorlu GSE’nin hava aracının gövdesine çarpmasından kaynaklandığını belirtti.
IATA yer hasarı kaza veri tabanı ve önerisi şu şekilde:
- Geniş gövdeli uçakların yer hasarı oranı dar gövdeli uçaklardan on kat daha yüksektir, ancak bölgesel jetler, turboprop ve dar gövdeli uçaklar ciddi yer hasarına yüzde 30 daha yatkındır
- Yükleyiciler, kargo yükleyiciler, yolcu merdivenleri ve yolcu biniş köprüleri, toplam kazaların yüzde 40’ına neden oluyor.
- Küresel bantlı yükleyiciler, kargo yükleyiciler, yolcu merdivenleri ve yolcu biniş köprülerinin filosunun yüzde 75’inin geliştirilmiş GSE’ye dönüştürülmesi, dönüş oranı başına mevcut beklenen yer hasarı maliyetini yüzde 42 oranında azaltacaktır
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.