Türkiye’nin yerli ve milli savunma projelerinde son durum nedir? F-35 savaş uçağında bir ilerleme sağlanabildi mi? Milli Muharp Uçak (MMU) projesi hangi aşamada? S-400 hava savunma sisteminde ikinci sistem alınacak mı? SSB Başkanı İsmail Demir, yerli ve milli projelerideki son durumu açıkladı.
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı (SSB) Prof. Dr. İsmail Demir, A Haber’de yerli ve milli projelerle, F-35 ve S-400’le önemli açıklamalarda bulundu. İlk yerli deniz füzesiyle ilgili de bilgilendirmeler yapan Demir, yerli uçak gemisi ve milli muharip uçağın müjdesini verdi.
Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir şu ifadeleri kullandı:
Türkiye’nin uzay çalışmaları ne aşamada?
Uzay konusunda ilk adımımız belki uyduydu. Malumunuz Göktürk-1 uydusunda önemli ölçüde çalışmalar yapıldı ve kabiliyetler kazanıldı. Uydu imalatı ve testi için bütün ekipmanlarımız mevcut. Tabii bu uyduyu yapmak kadar fırlatmak da önemli. Uydu fırlatmak da çeşitli teknolojilerin içinde bulunduğu önemli bir olay. Çalışmalar devam ediyor, füze sistemlerimiz için çalışmalar devam ederken bunun bir parçası olarak da uzaya erişim çalışmalarının devam ettiğini söylemek sürpriz olmaz. İki yıl kadar önce yaptığımız atışı yeni duyurmuş olduk. Bu uzaya ulaşabileceğimiz ve orada bir uzay aletini veya bir roketi hareket ettirebileceğimiz, çeşitli manevralar yaptırabileceğimizin göstergesi oldu. Bunun benzeri çalışmalar devam etti, ediyor. Bu konuda da ilk hedefimiz mikro uydu fırlatma sistemi projesi ki burada da ilk hedefimiz 100 kg ağırlığındaki bir faydalı yükü en az 400 km civarında bir alçak dünya yörüngesine yerleştirmek. Bunun da 2025 yılına kadar gerçekleşmesini bekliyoruz. Fırlatmanın yapılacağı alan, test alanları vesaire konusundaki çalışmalar devam ediyor. Bu konuda da enikonu çalışmalar sürdürülüyor.
Tabii bu arka arkaya devam eden çalışmalar olacak. Bu projenin akabinde de daha yüksek irtifada, daha ağır uyduların yerleştirilmesiyle ilgili projeler devam edecek. Test çalışmalarımız başarıyla yürüyor. Şu tabii önemli; artık Türkiye uzaya erişebilen bir ülke oldu. Uzaya inip çıkmak değil, uzaydan manevra yaptırabilen bir ülke oldu. Tabii uzaya çıkma projelerinde en önemli parametrelerden bir tanesi roket motorları. Bu alanda da tüm teknolojiler paralelinde çalışmalarımız var. Gerek katı, gerek sıvı, gerekse hibrit yakıtlı roketlerle ilgili çalışmalarımız hızla devam ediyor. Burada da aldığımız mesafeler gerçekten çok memnuniyet verici.
Türkiye uçak gemisi yapabilir mi?
Anadolu Gemimize ”uçak gemisi” demek çok yanlış olmaz tabii uçak gemisi sınıfında çeşitli gemiler var. O sınıf konuşulduğunda çeşitli kalemlerde gemilerden bahsedilebiliyor. Şu andaki Anadolu Gemimize helikopter çok rahat inip kalkabilir ve dikine iniş kalkış yapacak uçaklar inip kalkabilir ama belirli parametreler şu anda çalışılıyor Anadolu Gemimizi belirli halk platformlarının inip kalkmasını mümkün kılacak çalışmalarımız da devam ediyor. Aynı zamanda Cumhurbaşkanımızın açıkça söylediği gibi bir uçak gemisi meselesinde de Türkiye’de gemi endüstrisi ve gemi mühendislerimiz bir uçak gemisi, şu anda Anadolu Gemisi veya onun daha ileri modellerini tasarlayıp imal etmeye muktedirler. Bu anlamda çalışmaların da yapıldığını söylememiz lazım. Çünkü Cumhurbaşkanımızın bu açıklaması bir anlamda bizim için bir talimattır. Hem dünyadaki mevcut sistemlerin ne olduğuyla ilgili bir çalışma yapılırken, bir taraftan da yerli sanayiimizin kabiliyetlerin ortaya dökülerek, onların çalışmaları neticesinde çıkacak uçak veya uçak gemilerinin çok detaylı teknik çalışmaların başladığını da söyleyebilirim. Yani belirli bir güç sevk etmeniz gerekiyorsa, bunun Karadeniz hava unsurları ve denizin üzerinde de çok kabiliyetli sistemlerinizin olması gerektiği aşikâr.
İlk yerli deniz füzesi: Atmaca
Deniz platformları deyince bir deniz platformu kabiliyet olarak eğer üzerinde bir silah sistemi veya sistemleri yoksa, kendisini savunabilme veya hücum yapabilme kabiliyetleri yoksa, çeşitli radar ve elektronik harp sistemleri ile donatılmamışsa, bir savaş ve yönetim sistemi ile çeşitli muharebe unsurlarıyla birbirleriyle bağlantısı sağlanmıyor ise çok fazla bir anlam ifade etmiyor olabilir. Bunun için bir gemi veya deniz platformunun üzerine konulacak sistemler olarak düşünürsek gayet memnuniyet verici bir noktada olduğumuzu söylemek mümkün. Aselsan’ın, Havelsan’ın, Roketsan’ın koyduğu sistemlerle birlikte hem silah hem radar, haberleşme ve savaş yönetim sistemleriyle beraber gemilerimizde son derece önemli, yerli kabiliyetler kazandırmış oluyoruz. Bunun silah olarak bir aşaması; tabii ki Atmaca Seyir Füzesi. Bu füzenin muadili şu anda dünyanın çok az yerinde var. Fiyat olarak da dışarıdan alacağınız bir fiyatı düşündüğünüzde maliyeti çok az. Bu bir seyir füzesi malum seyir füzeleri yere çok yakın mesafede seyrederek yol alırlar ve üzerilerindeki itki sistemi jet motorudur genel anlamıyla. Atmaca füzemiz 200 km’nin çok üzerinde bir menzile sahip olacak. Deniz üzerinde de denize çok yakın seyredeceği için radarla yakalanması çok zor olacak. Bunun karadan karaya olacak versiyonları, modelleri de olacak, üzerinde çalışılıyor. Birkaç teknolojik dokunuşla onların da mümkün olmasını bekliyoruz. Böylece hem karadan karaya, havadan havaya, havadan karaya olan bütün seyir füzeleri zincirinde ürünümüz olmuş olacak. Malumunuz havadan karaya seyir füzemiz de SOM.
F-35 konusu kapandı mı? MMU ilk uçuşunu ne zman yapacak?
F-35 konusu bizim için tamamen kapanmadı. Anlaşma ve hukuki zeminini çok detaylı şekilde konuşmamız gerektiğini belirtiyoruz. Kısaca F-35 vermiyorsunuz diye oturup ağlamak durumunda değiliz. Biz bu türlü tehditlere kulak asmak durumunda değiliz. Ülkemizin kendi milli çıkarlarının gerektirdiği doğrultuda adım atmasını önleyecek bu tür tehdit, ambargo vesaire aslında bir anlamda bizi daha da çok kamçılar. Kararlılığımızı artırır. Müttefiklik bazında her zaman buna önem veriyoruz. Ama bu durum kafa zorlayacak, itilip kakılacak bir millet olduğumuz anlamına gelmiyor ve gelmeyecek ve bunu da göstereceğiz. Hatta dediğimiz gibi Milli Muharip Uçağımız inşallah yerli kabiliyetlerimizle çok daha azimli ve hızlı bir şekilde gündeme getireceğiz. Belirttiğimiz gibi 2023’de hangar çıkışını planlıyoruz 2025’de ilk uçuşunu görmeyi bekliyoruz.
Yerli motor hangi aşamada?
Bu ülkemizin vatansever insanları bir şey yapmaya karar verdiklerinde yaparlar. Umutsuz olmanın anlamı yok. Geride kalmış olabiliriz, treni belli ölçüde kaçırmış olabiliriz ama biz onu yakalarız, insan yapısıysa daha iyisini yaparız… Biraz süre alacak. Projelerimiz masada bunları adım adım ilerletiyoruz. Birazcık sabır… İnşallah 3-5 sene içinde işte motor diyeceğiz.
S-400’de ikinci sistem de alınacak mı?
İlk günden beri konuşulan iki sistem. Biz iki sistem alacağız diye konuştuk. Birinci sistemin teslimi hızlıca gerçekleşti. İkinci sistem ikinci görüşmeler devam ediyor. Ortak üretim, teknoloji transferleri gibi detay konuların anlaşılması gibi konular var, bunların pratikte hayata geçmesi belirli bir süreç alıyor. Ne zaman kullanılacağı, yeri, zamanı Türkiye’nin inisiyatifindedir. Kamuoyunun anlayışla karşılaması gerektiğini düşünüyorum.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.