Göreve başlayan Londra Heathrow Havalimanı’nın yeni CEO’su Thomas Woldbye, Birleşik Krallık için daha güçlü bir merkez planladıklarını söyledi. Woldbye, ilk gününde Britanya’nın merkezini dünyanın en iyi 10 havalimanından biri haline getirmek için yapılan çalışmaları inceledi.
Thomas Woldbye, eski CEO John Holland-Kaye’nin ayrılmasının ardından Birleşik Krallık’ın merkez havalimanı Londra Heathrow’un dümenine resmen geçti. Yolcu hizmetleri, sürdürülebilirlik ve büyümenin savunucusu olan Thomas’ın gelişi, on yıllık dönüşümün ardından Heathrow’un hikâyesinde yeni bir sayfa açıyor.
Açıklamada, yeni CEO’nun ilk gününde Heathrow’u dünyanın en iyi havalimanlarından biri yapan unsurları ilk elden görmek üzere Heathrow’daki meslektaşlarıyla bir araya geldiği belirtildi.
Woldbye, yeni nesil güvenlik programı ve Terminal 2 için yeni bagaj sistemi de dahil olmak üzere, yolculara daha iyi bir hizmet sunmak için havalimanının önümüzdeki üç yıl içinde mevcut tesisleri iyileştirmeye yönelik milyarlarca sterlinlik planlarını denetledi.
Havalimanı ekibi ve iş ortaklarıyla görüştü
Heathrow CEO’su Thomas Woldbye şunları söyledi:
“Birleşik Krallık halihazırda dünyanın büyük bölümünün gıpta ettiği bir merkez havalimanına sahip. İlk günlerimi Heathrow’u başarıya taşıyan iş arkadaşlarım ve Team Heathrow ortaklarıyla tanışarak geçirirken, Heathrow’u müşterilerimiz ve İngiliz ekonomisi için nasıl daha da iyi hale getirebileceğimizi araştırıyorum. Bu zorlu görevi üstlenme fırsatına sahip olmak gurur verici ve başlamak için heyecanlıyım.”
Eski CEO 9 yılı aşkın görevde kaldı
Thomas Woldbye, dokuz yılı aşkın bir süredir Heathrow’un CEO’su olarak görev yapan John Holland-Kaye’nin yerine geçti. Havalimanından yapılan açıklamaya göre, eski CEO, çalışma arkadaşlarına olan sarsılmaz bağlılığıyla güçlü bir örnek oluşturdu.
Holalnd-Kaye, geride Heathrow’u önde gelen küresel bir merkeze dönüştüren, havalimanının genişlemesi için Parlamento onayı alan planı geliştiren, KOVİD-19 sırasında son derece zorlu zamanlarda işletmeyi yönlendiren, Heathrow’un pandemiden tüm büyük AB rakiplerinden daha hızlı kurtulmasını sağlayan ve Paris Anlaşması doğrultusunda 2050 yılına kadar küresel havacılığın net sıfıra doğru ilerlemesine öncülük eden bir miras bıraktı.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.