Havacılık, koronavirüs krizinin en ağır vurduğu sektörlerin başında geliyor. Peki THY ve Pegasus bu krizin üstesinden finansal olarak gelebilecek mi? İki havacılık analisti değerlendirdi.
Havacılık, yeni tip koronavirüs (Covid-19) krizinin en ağır etkilediği sektörlerin başında geliyor. Dünyanın dört bir yanında salgının ağır bir şekilde seyrettiği bahar aylarında uçuşlar neredeyse durdu.
Aynı şekilde Türkiye’de de sektörün en büyükleri olan Türk Hava Yolları (THY) ve Pegasus Hava Yolları, yurt içi ve yurt dışı yolcu uçuşlarını yaklaşık 2 ay boyunca gerçekleştirmedi.
Ancak 1 Haziran itibarıyla koronavirüs kapsamında alınan tedbirlerin gevşetilmesiyle iki şirket de iç hat uçuşlara başladı.
THY ve Pegasus finansal olarak krizi atlatabilecek mi?
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ise 10 Haziran’dan itibaren kademeli olarak 40 ülkeye uçak seferlerinin başlayacağını açıkladı.
Uçaklar kademeli olarak yeniden havalanmaya başladı. Ancak şimdi, THY ve Pegasus’un bu krizin üstesinden finansal olarak gelip gelemeyecekleri tartışılıyor.
Havacılık sektörü analistleri olan İş Yatırım Menkul Değerler’den Araştırma Müdür Yardımcısı Esra Şirinel ve Deniz Yatırım Menkul Değerler’den Kıdemli Hisse Senedi Analisti Gaye Yalçın bu konuda BBC Türkçe’nin sorularını yanıtladı.
Koronavirüs krizi Türkiye havacılık sektörü için neden bir risk teşkil ediyor?
İş Yatırım’dan Esra Şirinel, bu soruya şu şekilde yanıt verdi:
“Nisan ve mayıs aylarında her iki havayolu da salgının yayılmasını önlemek amaçlı ülkelerarası uçuş yasakları nedeniyle filolarını yere indirmek zorunda kaldı. Havayolları uçuş yapmadığı sürece personel giderleri, finansal kiralama ödemeleri ve bazı bakım giderler gibi sabit giderlere katlanmak zorundalar. Yeni normalde zayıf yolcu talebi, kapasite yönetimi, yeni uçak teslimatlarının ötelenme ihtiyacı ve artan maliyetler göz önünde bulundurulduğunda havayolu sektörünü önümüzdeki en az 1-2 yıl zorlu süreçler bekliyor.”
THY’nin ilk çeyrek bilançosu nasıl geldi?
THY’nin ilk çeyrek zararı 2020’de geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 61,5 artarak 2,02 milyar lira oldu. İş Yatırım’dan Esra Şirinel, THY’nin birinci çeyrekte yüzde 20 gerileyen yolcu trafiğinin dolar bazında yolcu gelirlerinde yüzde 12 düşüşe neden olduğunu açıkladı.
Diğer yandan Şirinel’e göre bu dönemde THY’nin kargo gelirlerinde ise yükseliş yaşandı. Şirinel, “Salgın sırasında tıbbi malzeme taşımacılığına artan taleple yükselen birim kargo gelirleri, THY’nin kargo gelirlerinin aynı dönemde dolar bazında yüzde 15 artmasını sağladı; bu da yolcu gelirlerindeki kaybı kısmen dengeleyerek şirketin konsolide gelirlerinin yıllık bazda yüzde 8,5 gerilemesiyle sonuçlandı” dedi.
Pegasus’un ilk çeyrek bilançosu nasıl geldi?
Pegasus’un ilk çeyrekteki net zararı bir önceki yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 88 artarak 401,5 milyon TL’ye ulaştı. İş Yatırım’dan Esra Şirinel, salgını önlemek amaçlı mart ayı ortasında başlayan uçuş kısıtlamalarının açıklanan 49 milyon Euro zararda etkili olduğunu belirtti.
Şirinel’in paylaştığı verilere göre birinci çeyrekte yolcu sayısı yüzde 10 düştü; ancak yan gelirlerin katkısının artmasıyla (gönüllü bilet iptal bedelleri nedeniyle) toplam satış gelirleri Euro bazında sadece yüzde 1 geriledi.
THY ve Pegasus, finansal olarak bu krizden nasıl etkilenecek?
Deniz Yatırım’dan Gaye Yalçın, 2020 yılı için THY’nin toplam satış gelirleri ve VAFÖK (Vergi, amortisman, faiz öncesi kâr) rakamının 2020’de TL bazında sırasıyla yüzde 11 ve yüzde 15 oranlarında daralmasını beklediklerini belirtti.
Pegasus için öngörü ise, toplam satış gelirleri ve VAFÖK rakamının 2020’de TL bazında sırasıyla yüzde 18 ve yüzde 30 oranlarında daralması.
Yalçın, THY için daha düşük oranda bir daralma beklemelerinin sebeplerini şu şekilde sıralıyor:
- THY’nin kargo operasyonlarının devam etmesi.
- 2020 akaryakıt kullanımının daha düşük bir bölümünün maliyetinin türev enstrümanlarla sabitlenmiş olması.
- Daha geniş bir yurt dışı uçuş ağı bulunmasından dolayı salgının olumsuz etkilerinden yolcu trafiği düşüşü anlamında potansiyel olarak daha az etkilenmesi.
THY ve Pegasus, finansal olarak bu krizi atlatabilecek güçte mi?
İş Yatırım’dan Esra Şirinel, hem THY’nin hem de Pegasus’un yurt dışı rakiplerine kıyasla rekabetçi maliyet yapıları olduğunu söyledi.
“Her iki havayolu da devletin kısa dönem çalışma ödeneği desteğinden üç aylık sürede faydalandı” diyen Şirinel, THY’nin birinci çeyrek itibarıyla 1,8 milyar dolar nakit rezervi bulunduğunu ve maliyet düşürücü tasarruf planları yaptığını vurguladı.
Deniz Yatırım’dan Gaye Yalçın da Pegasus’un yılın birinci çeyreğini 486 milyon Euro nakit pozisyonla kapattığını ve alınan önlemler ile aylık sabit ödemelerin 50 milyon Euro’dan 35 milyon Euro’ya düştüğünü aktardı.
Yalçın, “Sağlanan yeni krediler sayesinde her iki şirketin de nakit pozisyonunun yıl sonuna kadar yeterli olacağını düşünüyoruz” dedi.
Türkiye havacılık sektörünün uluslararası rekabeti nasıl etkilenir?
Açıklama yapan her iki analist de yolcu trafiğinin koronavirüs krizi öncesi seviyelere gelmesinin 2-3 yıl süreceği görüşünde. Artan maliyetler ve zayıf yolcu talebi yüzünden hem küresel havacılık sektörü hem de Türkiye’deki havacılık sektörünü zor bir dönemin beklediği açık.
Ancak analistler, Türkiye’deki havacılık şirketlerinin rakiplerine göre avantajlı olduğunu düşünüyor.
İş Yatırım’dan Esra Şirinel, “Türk havacılık şirketlerinin rekabetçi ve esnek maliyet yapıları ile birçok kriz yönetimi tecrübelerinin olmasının, diğer uluslararası oyunculara kıyasla rekabetçi bir avantaj sağladığını düşünüyorum” açıklamasını yaptı.
Deniz Yatırım’dan Gaye Yalçın da THY ve Pegasus’un benzerlerine kıyasla avantajlı olduğu düşüncesinde.
Yalçın, “Havayolu sektöründe arz talep dengesindeki değişimlere bağlı olarak zaman zaman bilet fiyatlarında baskı oluşabiliyor. Bu sebeple düşük maliyet yapısına sahip olan havayolları bu tarz dalgalanmaları daha az hasarla atlatabilmekte” diyerek pandemi sonrası düşük maliyet yapısına sahip olmanın daha da önem kazandığını belirtti.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.