Ülkemizde son yıllarda üniversite sayısı hızla artmakta ve daha fazla gencimiz üniversite eğitimi alma şansı bulmaktadır. 2024 yılı itibarıyla ülkemizde toplamda 239 üniversite bulunmaktadır. Bunlardan 124’ü devlet, 115’i ise vakıf üniversitesi olup, toplam öğrenci sayısı da 7 milyona yaklaşmıştır. Aslında, ülke nüfusunun neredeyse %8’i aktif üniversite eğitimi almaktadır. Üniversitelerimiz, bir iki hafta içinde eğitim-öğretime başlayacak milyonlarca gencimiz yeni üniversiteye başlamanın heyecanını yaşayacaktır. Şahsen bu yollardan geçmiş birisi olarak gençlerle tecrübe paylaşımının çok faydalı olacağını düşünüyorum. Nasreddin Hoca’nın tabiriyle, “Bana damdan düşen birini getirin.” yaklaşımıyla konuyu ele almak istedim. Bazen geçmişte düşünemediğimiz, yıllar geçtikten sonra pişman olduğumuz, keşke dediğimiz onlarca hadise vardır. Olumsuzlukları yaşamamak adına bazı tecrübelerimi ve düşüncelerimi sizlerle paylaşmak isterim.
Değerlendirmeme, ilk üniversite yıllarıma dönerek başlamak istiyorum. Üniversite sınav sonucu açıklanmadan bile hem ailemden hem çevremden benim hakkımda birçok yorum işitmiştim. Bunların birçoğu beni çok rahatsız etmişti. Bu yorumlar, üniversiteyi kazandıktan sonra daha farklı boyutlara taşındı. Örneğin; “Nasıl iş bulacaksın?”, “Üniversiten kötü.”, “Bu okulda okunur mu?”, “Okuyup da ne yapacaksın?”, “Okumasan daha iyi gibi.” yorumlar duyuyorduk. Düşünün, yeni umutlarla üniversiteye gelen bir öğrenci bu yorumları duyunca ne hisseder? Öğrenci bu olumsuz yorumları duyunca morali bozuluyor, umudu kırılıyor ve motivasyon kaybı yaşıyor. Üzerine basa basa söylemekte fayda var; bu eleştirilere hiç kulak asmayın, en önemli nokta başladığın işi en iyi şekilde bitirerek aranılan eleman olmaktır. Gerçekten de işini iyi öğrenen, iyi yapan kişi aranılan kişidir. Hâl böyle olunca ne üniversitenin fiziksel şartlarına ne ülkenin ekonomik durumuna ne de olumsuz yorumlara kulak asmayın. Madem bu üniversiteyi tercih ettiniz, okumaya karar verdiniz, okumayı en iyi şekilde yapın diğer hususları düşünmeyin veya daha sonra düşünün. Sizin en önemli görevinizin tercih ettiğiniz bölümü en iyi şekilde donanımlı olarak bitirmek olduğunu unutmayın. Eğitime başladığınız üniversite ne kadar iyi ya da kötü olursa olsun, üniversite bittikten sonra gerçekleştireceğiniz hedefleri belirlemek ve bu hedeflere ulaşmak için çalışmak en önemlisidir. Bu hususu defalarca tecrübe ettim, sadakat gösterip okulunu zamanında ve en iyi şekilde bitiren öğrenciler hep başarıları ile örnek oldular. Okulunu beğenmeyenler, dışarıya çok fazla kulak verenler ise hep gerilerde kaldı. Unutmayın çalışanın önü er veya geç açılacaktır. Bilgi en önemli güçtür. Bilgi seviyenizi arttırmak için gayret gösterin. Üniversite yıllarınızın kıymetini bilin.
İkinci husus; gençler üniversiteye başlayınca ister istemez farklı ortama girdikleri için bir başıboşluk, bir rehavet oluşuyor. Bu normal bir durum, endişe etmeyin; ama bu durumu en kısa sürede aşmak devam ettirmemek lazım onu da unutmayın. Amerika yıllarımda müşahede ettiğim, çok beğendiğim bir husus vardı. Amerika’da, öğrenciler işini çok ciddiye alıyorlardı; ders zamanı ders dinliyor, ders çalışma zamanı ders çalışıyor, eğlence zamanı eğleniyor, tatil zamanı tatil yapıyordu. Okula geliyorsa hakkını veriyordu. Görevi öğrencilikti ve onu en iyi şekilde yapıyordu. Bu önemli noktaya lütfen hepiniz dikkat edin ve hassasiyet gösterin. Madem zaman ders zamanı, bu zamanı dersle geçirin, mesajlaşmayla, şakayla geçirmeyin. Yaptığınız her işi çok ciddi yapın. Zaman neyin zamanıysa o işi en iyi şekilde o zaman diliminde gerçekleştirin. Dersin hakkını verin, öğrenin, zorlayın, zorlanın, inanın kısa bir süre içinde, bilginin ve öğrenmenin lezzetini alacaksınız. Madem okuldasın, okulda olmanın gereğini yap, tatilde olduğunda ise tatilini en güzel şekilde geçir. Okul zamanı tatil, tatil zamanı başka bir şey yapma. Zamanın kıymetini bil; her dakika senin için çok kıymetli, ileride pişmanlık duymak istemiyorsan gereğini yap. Üniversite yıllarını dolu dolu geçirmek lazımdır. Bu hususta kimseye kulak verme, prim verme, asıl amaçtan asla sapma! Unutma, okulu sınav günlerine endeksleyen sadece sınav zamanı hatırlayan öğrenciler ne iyi öğrenebilirler ne de çok ciddi başarılar elde edebilirler. Düzenli çalış, vaktinde çalış, zamanın kıymetini bil ve doğru zamanda doğru işi yap. Başarı senin yanında olacaktır.
İmkânlar nispetinde aldığınız puanlara göre farklı üniversitelere yerleştiniz. Başlangıçta bazı dezavantajlar olabilir. Bazı okullar çok tanınmış, öğretim üyesi kadrosu çok meşhur olabilir. Mezunları bürokraside çok etkin olabilirler. Bunların hepsi doğru ama sen, bunu iyi çalışarak çağımızın bilgiye kolay ulaşım imkânlarını iyi değerlendirerek, konuya kendini vererek farklı bir boyuta getirebilirsin. Gideceğiniz üniversitelerin kaynakları sınırlı olabilir; fakat öğrenme süreçleri bizim elimizde. Dünyada bulunan diğer üniversitelerin online dersleri, kaynakların çeşitliliği ve online eğitim platformlarında bulunan derslere çalışarak kendini geliştirebilirsin. Sınav dönemi dışında derslerine düzenli çalışarak, konuyu öğrenmek için çabalarken öğrenmeyi, araştırmayı da öğrenmiş olacaksın. Öğrenmeyi ve araştırmayı öğrenmek, okul döneminde ve iş yerinde seni bir adım öne geçirecektir. Bunun dışında okulların avantaj ve dezavantajları bulunmaktadır. Örneğin çok tanınmış okullarda sınıflardaki öğrenci sayısı çok fazla olabilir, az tanınmış okullarda ise sınıflardaki öğrenci sayısı daha az olabilir. Az öğrencinin olduğu sınıflarda dersi dinleme, anlamadığınız konuları tekrar tekrar sorma ve öğretim elemanları ile etkileşime geçip soru çözme gibi avantajlarınız olabilir. Önemli olan, üniversite ortamını en verimli şekilde değerlendirebilmektir. Bundan 20-30 yıl öncesini veya daha eskisini düşünürsek üniversitenin sağladığı imkânlar o zamanlar çok büyük önem arz ediyordu. Bugün bu farklar neredeyse yok denecek kadar az. Ülkemizin neresinde olursanız olun bütün elektronik arşive sahip olabiliyorsunuz. Dünyanın en iyi hocalarının verdiği dersleri dinleyebiliyorsunuz, yaşanılan tecrübeleri izleyebiliyorsunuz. Konuyu anlamak için teknolojinin bütün imkânları mevcut. Size düşen, çok çalışıp, aradaki mesafeyi kapatıp, daima ileriye doğru yol almaktır. Sadece üniversite ismine güvenmek sizi yarı yolda bırakır. Mesleğinizi seviniz, iyi öğreniniz, gerisi kendiliğinden gelir ve her şey kolaylaşır. Kendinizi göstermek için mutlaka imkânlar olacaktır. Yeter ki siz gerekli bilgi, beceri ve kaliteye sahip olun. İsteyin, yeter. Bilgili insanlar için dünyanın her yerinde iş imkânı mevcuttur.
Ayrıca şunu hatırlatmakta fayda görüyorum: Üniversite sadece derslerden ibaret değildir. Üniversite eğitimi süresince dersler dışında yeni insanlarla tanışmak ve iletişim becerilerini artırmak faydalı olacaktır. Mesleğiniz ve sevdiğiniz diğer alanlardaki sosyal faaliyetlere mutlaka katılın hem kendinizi hem de çevrenizi geliştirin. İlave olarak yoğun ders çalıştığınız süre boyunca mutlaka sağlığınıza dikkat edip egzersizler yapınız. Üniversite döneminde zaman yönetimini yapmak verimliliği artıracaktır. Ajandalara yazılan planlamalara uymak çok zor olsa dahi, zaman yönetimi etkin bir şekilde çalışmanın anahtarıdır. Bunun için haftalık veya aylık hedefler belirlenebilir. Derslerinizin vize ve final tarihleri ile proje tarihlerine göre ve dışarıdaki diğer aktivitelerinize göre hedefler belirledikten sonra planlamalar yapmak ve bu planlara uymak öğrenmeyi etkili kılacak ve sınav dönemlerinde zorlanmamanızı sağlayacaktır.
Gençlere önemli tavsiyelerimizden birisi de çok okumak, imkânlar nispetinde seyahat etmek ve spor veya benzer hobilerle ilgilenmektir. Lütfen çağın getirdiği zararlı alışkanlıklardan uzak duralım, sağlıklı yaşam felsefesini şiar edinelim. Çok okuyalım, bilgili olalım, dünyayı tanıyalım, ülkemiz insanının bilgi seviyesini yükseltelim. Kültürlü ve münevver insanların çoğunlukta olduğu toplumlarda hem barış hem huzur hem başarı olur. Birbirimizi daha iyi anlamalı, mutlaka ve mutlaka empati yapmalıyız. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayalım, neyi konuştuğumuzun farkında olalım. Kulaktan dolma bilgilere ehemmiyet vermeyelim. Sizler ülkemizin geleceği ve aydınlık yarınlarısınız. Bunu lütfen unutmayalım…
Yazarın Diğer Yazıları
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.